16 Ekim 2011 Pazar

Akaretler Art&Design Day

Akaretler, sanat ve tasarım merkezi olma yolunda hızla ilerliyor!


Bu yıl ikincisi düzenlenen ‘Akaretler Art&Design Day’ 15 Ekim'de gerçekleşti. Derin Sarıyer’in sahibi olduğu Derin mağazasında Aziz Sarıyer’in mobilya tasarımlarından bir seçki sergilendi. Bu arada mağaza çok güzel olmuş. Sarıyerler’in tasarımlarının yanı sıra Gaia&Gino’nun objelerini ve yine Alparda tasarımlarını görmek mümkün. Özellikle modern ve minimalist dekorasyondan hoşlanıyorsanız gezmenizi tavsiye ederim.


Yine son zamanların popüler tasarım ve mimarlık ofisi Autoban’ın da Akaretler’de bir mağazası var. Burada da Assouline tarafından Coca-Cola’nın 125. Yılına özel olarak hazırlanmış kitabın lansmanı vardı. 1900’lü yıllardan günümüze kadar olan süreçte Coca-Cola şişesinin nasıl evrim geçirdiğine tanık olduk. Eski şişelerden de kola servisi yapılıyordu ki dayanamayıp bir tanesini eve götürmek üzere aldım. Tasarım Coca-Cola şişelerine karşı bir zaafım var. Küçük bir koleksiyonum oluştu diyebilirim.
Can Hi-Fi Extreme Audio’yu ilk defa gezdim. Aslında biraz kardeşim sayesinde. İşin teknik kısmından anlayan o. Mağazayı görünce hemen girmek istedi. Sattıkları ses ve müzik sistemleri en iyi kalite ve salonunuzun dekorasyonunu tamamlayacak şıklıkta. Ahşap kolonlar adeta mobilya gibi. İhtiyacınız varsa aklınızda bulunsun. Onlar da ‘Akaretler Art&Design Day ‘ için saat 20.30’da başlayan bir Ayşe Gencer jazz performansı ayarlamışlar. Maalesef oradan yemeğe devam ettiğimiz için kalamadık ama eminim çok keyifli geçmiştir. Dinlemek isterdim açıkçası.


Eş zamanlı olarak Galerist’te kavramsal sanatçılarımızdan Sarkis’in ‘Depo Sergisi’ vardı. Alışıldığın dışında bir sergiydi. Zaten sergi için bir açılış yapılmadığı gibi, hakkında herhangi basılı bir davetiye bile yokmuş. Sarkis’in kendi eserlerini yeniden yorumlamasına dayalı olan retrospektif sunumu niteliğindeki sergide genellikle kağıt üzerine suluboya çalışmalar ve neon ışık enstalasyonlarına rastlıyorsunuz. Galerist’in caddeye bakan vitrinlerinden gözüken dev boydaki çalışmalar insanı galerinin içine çekmeye yetiyor. Fakat bana göre bu ‘Depo Sergisi’ Galerist yerine Rampa’da olmalıymış . Bu konseptte bir sergi için alan olarak odalara bölünmüş Galerist’tense Rampa çok daha müsait bence. 
Bu arada Rampa’da Ergin Çavuşoğlu’nun ‘Başkalık’ adlı sergisi vardı. Bu sergide çalışmalarını Londra’da sürdüren Çavuşoğlu’nun eski ve yeni ışık heykelleri, video ve enstalasyon çalışmaları bulunuyor. Sergi 5 Kasım’a kadar devam ediyor. Meraklısına duyurulur!


En çok dikkatimi çekenlerden biri ise Artlimits’deki sergi ‘Psyche’ oldu. Carsten Witte adlı Alman fotoğraf sanatçısının nü fotoğraflarından oluşan bu sergi görsel anlamda oldukça etkileyici. Sanatçı, çektiği çıplak kadın fotoğraflarını kelebek kanatlarının ortasına yerleştirerek mutlak estetik ve güzelliği yansıtmaya çalışmış. Kelebek konsepti şu şekilde açıklanabilir: ‘Kelebekler güzelliklerinin doruk noktasında ölürler ve öldükten sonra güzellikleri solana kadar fotoğraflanırlar. Modeller bu solmadan önceki güzellikleri temsil etmektedir. Onun kusursuz ve mükemmel kadınları, sonsuza dek korunacakmış hissi veren kelebek koleksiyonlarına benzer.’ Witte bize bu sergiyle güzellik ve fanilik döngüsünü anlatıyor. Çoğu, edisyon eserler ve fiyatları da uygun. Mutlaka görün derim.  
Akaretler, ‘Art&Design Day’ şerefine o akşam ışıl ışıldı. Corvus, şaraplarını servis etti. Yeni açılan ‘The Winston Brasserie’ ve ‘Cafe Nero’ dopdolu ve capcanlıydı. Demek ki normalde gelen geçenin sayılı olduğu Akaretler’in böyle organizasyonlara ihtiyacı var. ‘Akaretler Art&Design  Day’in gelenekselleşmesini ve her yıl tekrar edilmesini ümit ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder